Dermokozmetik

Cihaz ile Yüz Gençleştirme

Tedavilerimiz hakkında detaylı bilgi ve konsültasyon için bize ulaşabilirsiniz

Yüzde Mezoterapi Uygulamaları

Yılların ilerlemesi yüzümüzde birçok şekilde kendini gösterir. Mimik kasları yüzünden hareketli alanların çokluğu yüz cildinin özel bölgeleri ile birlikte düşünüldüğünde genç ve sağlıklı bir görünümü korumak çok da kolay olmayabilir. Daha önce de bahsettiğimiz gibi aile yüz yapısı, ırksal genetik faktörler de yüz bölgesinde yaşa bağlı değişimlerin ortaya çıkmasını etkileyen faktörlerdendir. Cerrahi uygulamalar, botulinum toksini, dolgular gibi mezoterapi de öne çıkan enstrümanlarımızdan bir tanesidir.

Mezoterapi aslında cildin katmanları arasına enjekte edilen her şeyi ifade eder. Bu işlemi gerek dermapen veya dermoroller gibi bir alet yardımıyla veya direk özel uçlu enjektörler ile gerçekleştirebiliriz. Hastanın kendi kanından hazırlanan PRP, kulak kıkırdağından zenginleştirilen kök hücreler veya kendi yağından hazırlanan nanofat preparatları da cilt katmanları arasında enjekte edildiğinde mezoterapi olarak değerlendirilebilir. Son yıllarda hazır preparatlar da mezoterapi amaçlı oldukça sıklıkla kullanılmaktadır. Bu tedavilerde amaç birtakım besleyici vitamin ve mineraller ile cildin yenilenmesini, sıkılaşıp güçlenmesini sağlamaktır.

Yüksek oranda hyalüronik asit, çok sayıda vitamin, aminoasitler ve mineraller barındıran bu tedavide amaç cildin kollajen ve elastin üretimini arttırarak daha genç ve sağlıklı bir görünüm kazandırmaktır.

Klinik şartlarında topikal anestezik bir krem ile uygulanacak bölgenin uyuşturulması sonrası kullanılır. 15-20 gün aralıklarla 3-4 seans yapılabilir. Kişiye, yüz, cilt yapısına, uygulanacak bölgeye ve uygulama amacına göre seans sıklıkları ve uygulanan doz miktarları farklılık gösterebilir. İstenilen etkiler 3-4 hafta içerisinde kendini belli etmeye başlar ve 2-3 ay içinde belirginleşir. Uygulanan bölge ve istenilen etkiye göre yıllık periyotlarla işlem tekrarlanabilir.

Yüzde göz etrafı kırışıklıkların sıkılaşması, renk değişikliklerinin hafifletilmesi, nemlendirme, yanaklar, çene ve boyunda daha sıkı, sağlıklı, genç bir etki amacıyla kullanılabilir.

Çok kullanılan mezoterapi uygulamalarından bir tanesi de İspanyol gençlik aşısı veya facebotolift diye adlandırılan yöntemdir. Bu üründe içerik olarak yüksek doz hyalüronik asit ciltte nemlendirme etkisi sağlarken içerdiği çok sayıda peptit ve vitaminler ile ciltte sıkılaşma, yenilenme sağlanabilmektedir.

İdeal sonuç için 15-20 gün arayla 3-4 seans uygulama topikal anestezi ile yapılabilmektedir. Yüzün yapısına ve ihtiyacına göre seans sıklıkları ve uygulanan dozlar değişiklik gösterebilir. En iyi sonuç için tecrübeli ellerde uygun dozlarda tedavi önemlidir.

Yaşlanmanın etkilerini ortadan kaldırabilmek veya geciktirmek amacıyla son yıllarda popülerliği artmış uygulamalardan bir tanesi de somon DNA uygulamasıdır. Cilt katmanları arasına enjeksiyon şeklinde uygulandığı için aslında bir çeşit mezoterapi uygulamasıdır. Esas olarak somon balığından elde edilen DNA nın cilt yapısını yenileyici ve gençleştirici etkisinden faydalanılır. İçerisinde somon DNA sına ek olarak yüksek miktarda bulunan hyalüronik asit nemlendirme sağlar, vitamin ve peptidler ciltte sıkılaşma, çizgilerde azalma ve yenilenme ortaya çıkartır. 15-20 gün aralarla 3-4 seans olarak uygulanır. Diğer mezoterapi yöntemlerinde olduğu gibi uygun hastaya doğru mezoterapinin seçilmesi ve uygun sıklıkta seans aralıkları başarılı bir sonuç için oldukça önemlidir.

Yılların geçmesi ve yaşımızın ilerlemesi ile birlikte yüzümüzde kaçınılmaz olarak birtakım değişiklikler ortaya çıkmaya başlar. Genetik yatkınlık, aile yüz yapısı bu süreci etkiyen önemli faktörler olsa da zaman hepimiz için geçmektedir. Cerrahi seçenekler, botulinum toksini, dolgular, enerji cihazları gibi mezoterapiler de son yıllarda özellikle göz çevresi ve yüz bölgesinde zamanın etkilerini en aza indirebilmek veya geciktirebilmek adına sıklıkla kullanılmaktadır.

Özellikle göz çevresi gibi yüzdeki en ince ve hassas bölgeler için de özellikle tercih ettiğimiz uygulamalar mevcuttur. Tabii ki tek başına hiçbir işlem dramatik iyi sonuçlar elde etmemize olanak sağlamasa da tüm bu enstrümanların doğru ellerde uygun şekilde kombine edilmesi olası en iyi sonuçlar için idealdir. Tüm bu işlemler yapılırken mutlaka ayrıntılı bir öykü alınmalı, muayene ve analiz sonucu en uygun yöntem veya yöntemler kişiye özel olarak seçilmelidir. Özellikle göz çevresi dokularda oküloplastik cerrahi prensiplere hakim bir uzman ile ilerlemek sonrasında karşılaşabilecek sorunların minimumda kalmasını sağlar.