Blefaroplasti (göz kapağı estetiği) operasyonları son yıllarda dünyada neredeyse en sık yapılan estetik operasyonlardan bir tanesi haline gelmiştir. Yüz ile ilgili diğer durumlarda olduğu gibi göz çevresi dokularda da şüphesiz aile öyküsü, yüz yapısı, genetik yatkınlık ön plana çıkmaktadır. Ancak yılların etkisi ile ister istemez göz çevresi dokular gevşemekte, göz kapakları yer çekimi etkisi ile düşmeye başlamaktadır. Böylece görmeye dahi engel olabilen düşmüş, ağırlaşmış üst göz kapakları; torbalanarak, sarkarak daha yorgun, yaşlı bir görüntüye sebep olabilen alt göz kapakları ortaya çıkmaktadır. Tüm dünyada en çok yapılan operasyonlardan bir tanesi olunca haliyle komplikasyon riski de aynı oranda artmaktadır.

Revizyon blefaroplasti başlığı altında esas olarak bahsetmek istediğimiz konu daha önce kapak operasyonu geçirmiş ve komplikasyon gelişmiş durumlarda düzeltme amacıyla uygulanan göz kapağı ameliyatlarıdır. Bu komplikasyonlar çok küçük asimetriler gibi belli belirsiz durumlar olabileceği gibi, göz kapak hareketlerinde bozulmalar, kısıtlılıklar, açılıp kapanma problemleri, belirgin asimetriler, kapak şekil bozuklukları şeklinde karşımıza gelebilmektedir. Hatta bazı durumlarda göz kapaklarında operasyona bağlı bu bozukluklar gözün kendisinde de birtakım problemlere sebep olabilir ve görme kaybına kadar uzanabilecek çok daha ciddi ve ağır sonuçlarla karşılaşılmasına yol açabilir. Göz çevresi dokularla ilgili her türlü müdahale öncesinde ayrıntılı göz muayeneleri yapılması olası risk faktörlerinin doğru tespiti açısından son derece önemlidir. Ayrıca tüm müdahale veya operasyon süreci boyunca gözlerin korunması, ameliyat sonrası iyileşme aşamasında yine gözlerin yakından takibi önemlidir. Komplikasyon geliştiği durumlarda da bunun fark edilmesi ve gerektiği zamanlarda ve doğru bir şekilde müdahale edilmesi sadece estetik açıdan ortaya çıkan sıkıntıları düzeltmek açısından değil, görme ile ilgili oluşabilecek çok daha ciddi sonuçları engelleyebilme açısından elzemdir.

Göz kapağı ameliyatları (blefaroplasti) veya göz çevresinde gerçekleştirilecek her türlü müdahalede gözlerin ve görmenin korunmasına azami dikkat gösterilmelidir. Herhangi bir müdahale sonucu komplikasyon geliştiğinde konu ile ilgili yeterli tecrübe ve bilgi birikimine sahip bir hekim ile ilerlemek daha doğru bir karar olacaktır.

Revizyon (düzeltme) blefaroplasti ameliyatları bu nedenlerden ötürü oldukça hassas ve uzmanlık isteyen durumlardır. İlk operasyon sonucu oluşmuş problemlerin doğru tespiti, doğru zamanda doğru müdahaleler ile estetik sıkıntıların ortadan kaldırılması ve de görmenin ve gözlerin korunması amaçlanmalıdır. Bu noktada hastayla iletişim de oldukça önemlidir. Sonuç olarak estetik bir kaygı ile yola çıkıp yüz, göz çevresinde komplikasyonlar ile karşılaşmak kimsenin istemediği ve son derece mutsuz oldukları durumlardır. Konunun tüm boyutları, önceki operasyonda ortaya çıkmış sorunlar, bunların nasıl düzeltilebileceği, yapılabilecek veya bazen yapılamayacak işler hastaya olabildiğince anlatılmalıdır. Görme ile ilgili potansiyel sıkıntıların ortaya çıkma ihtimalinin olduğu durumlar hiç şüphesiz daha ciddidir ve zaman zaman ivedilikle ele alınması gerekir. Mevcut durumun tamiri bir veya daha fazla cerrahi müdahale, kimi zaman vücudun başka bölgelerinden doku transferleri gerektirebilir.

Özetle göz kapakları ve göz çevresi gibi gözleri, görmeyi koruyan dokular oldukça önemli ve hassas yapılardır ve bu bölgelerde uygulanacak işlemler son derece dikkatli bir şekilde planlanmalıdır. Yine de olası komplikasyon durumlarında zamanında ve doğru müdahaleler ile ilerlemek yüzün ve göz çevresinin estetiği açısından olduğu kadar görmenin de korunması için oldukça elzemdir. Sağlıklı bir hasta doktor ilişkisi kurabilmek, karşılıklı olarak açık olmak, sabırla ve dikkatlice ilerlemek bu potansiyel olarak oldukça ağır etkileri olabilecek komplikasyonların rehabilitasyonu açısından en önemli noktalardır.